Hürriyet yazarları Güntekin Onay, Mehmet Arslan, Fırat Aydınus ve Uğur Meleke, Futbol Konseyi'nde haftanın gündemini değerlendirdi.
1-) Beşiktaş, Hatay’ı 5-1 yenerken, 3 gol atan İmmobile başroldeydi. Bu maçtaki performans F.Bahçe derbisi için yeterli mi?
GÜNTEKİN ONAY: iYi SAVUNMANIN YOLLARINI BULMALI
Haftalardır söylüyorum, yazıyorum. 4 kez Serie A’da gol kralı olmuş İmmobile varsa önce onu yazarım. Çünkü alternatifi yok. Beşiktaş’ın Hatay karşısındaki oyunu kesinlikle F.Bahçe için ölçü değil. Beşiktaş her şeyden önce derbide çok iyi savunma yapmanın yollarını bulmalı. Beşiktaş fiziksel mücadeleye gelebilen bir takım değil. Ancak rakip yarı sahada topla oynayan takımlara karşı geçiş oyununda çok tehlikeli. Solskjaer’in G.Saray derbisindeki plana benzer bir taktikle sahaya çıkmasını bekliyorum.
MEHMET ARSLAN: BERABERLiK ÇIKABiLiR
Ben F.Bahçe’nin kazanabileceğini düşünmüyorum. Kazanırsa sürpriz olur. İlk yarıda da (kötü durumda olmalarına rağmen) Beşiktaş kazanmıştı. Kayseri maçındaki kayıp F.Bahçe’nin az da olsa var olan direncini ve inancını yok etmiş. Beşiktaş’ın temel problemi ise istikrar. 3 maç üst üste aynı tempo ile oynayamıyorlar. Ama derbi de onların isteği ve direnci daha yüksek olacaktır. Beraberlik daha yakın ihtimal gibi görünüyor.
UĞUR MELEKE: BU TABLONUN EN MASUMU SOLSKJAER
Solskjaer, M.United’dayken de futbolcularıyla kurduğu iyi iletişimle, güler yüzüyle, pozitifliğiyle, kalp kazanmasıyla meşhur bir teknik adamdı. Belki bir taktik deha değil ama orada da problemli Pogba, Rashford, Lingard, Lukaku’dan verim almayı başarmıştı. Beşiktaş’ta da benzer toksik bir soyunma odasıyla uğraşıyor. Immobile bu maçta (ikisi penaltıdan) 3 gol attı ama Kasımpaşa-Başakşehir maçlarında sahada yürümemişti bile. Bu kadar performans istikrarsızı oyuncu varken tablonun en masumu Solskjaer.
FIRAT AYDINUS: SONUCU KESTİRMEK ZOR
Beşiktaş'ın dalgalı performansı, oyunu ve istikrardan uzak görüntüsü bir tarafta apaçık ortada iken, diğer tarafta derbilerin yanı sıra üst sıralarda bulunan takımlar ile oynanan müsabakalarda gösterilen performans ve aldığı sonuçlar bir o kadar şaşırtıcı. Dolayısı ile Beşiktaş adına oynayacağı Fenerbahçe derbisi için iyi veya kötü anlamda alacağı sonucu kestirmek pek mümkün olmuyor.
2-) 'Keşke şimdi Avrupa maçı olsaydı’ diyen Buruk haklı mı yoksa ligde bu denli kolay kazanılmasının nedeni rakiplerin konumu mu?
MEHMET ARSLAN: G.SARAY’I TÜRKiYE’DE ‘BELKi’ YENEBiLECEK BiR TAKIM ÇIKAR
Türkiye'de Galatasaray’ı ‘belki’ yenebilecek bir takım çıkar. (Nitekim sadece Beşiktaş’a kaybettiler) Galatasaray bu ligin açık ara kazananı. Bu gerçeği kabul edelim. Bir futbol felsefeleri, oyun anlayışları ve diğer tüm takımlardan daha kaliteli oyuncuları var. Süper Lig şampiyonluğu onlar için Şampiyonlar Ligi’ne gitmek için tamamlamaları gereken bir prosedür haline dönüşte. Okan Buruk’a katılıyorum. Sezon başındaki Galatasaray yerine bu Galatasaray olsa Avrupa’da sonuç farklı olurdu.
UĞUR MELEKE: FABRiKA AYARLARINDAN UZAKLAŞMASA AVRUPA KARNESi DAHA iYi OLABiLiRDi
Galatasaray'ın n bu sezonki Avrupa macerasında birçok kritik maçta Okan Buruk’un tercih hataları olduğunu düşünüyorum. Sezonun en kritik Young Boys maçında Michy Batshuayi o sırada formda diye 4-4-2 oynatması doğru muydu mesela? AZ Alkmaar önüne üçlü savunmayla çıkmak, yepyeni bir ülkeye ve takıma gelmiş, sudan çıkmış balık gibi olan Cuesta’yı 11’e koymak? Her yeni gelen transfer Buruk’un kafasını karıştırmasa, fabrika ayarlarından uzaklaşmasa, Avrupa’da daha iyi olabilirdi bence karnesi.
GÜNTEKİN ONAY: YENi TRANSFERLER AVRUPA LiSTESiNE YAZILSAYDI DURUM FARKLI OLABiLiRDi
"Avrupa maçları keşke simdi oynansaydı” derken Okan Hoca takımının şu an form durumu olarak en yüksek düzeyde olduğunu iddia ediyor. Ancak hatırlayalım ki AZ Alkmaar’a elendikleri maçlardan önce Avrupa listesine Lemina, Eren ve Frankowski’yi yazmamışlardı. Belki bu oyuncuları yazsalardı durum değişebilirdi. Ayrıca ligimizde gerçekten de 5-6 takım dışındaki ekipler kadro kalitesi ve saha içi organizasyonu bakımından zayıf. Ligimizin temposu düşük, oyun çok fazla duruyor, akan oyunda da zaten durarak oynanıyor.
FIRAT AYDINUS: KOLAY GALiBiYETLER TAKIMIN KALiTE FARKINI NET OLARAK GÖSTERiYOR
Galatasaray'da gözle görülen yükselen bir performans var. Ama şu da bir gerçek ki, sarı kırmızılar özellikle son iki maçı baz aldığımızda vitesi yükseltmeden rahat bir şekilde kazandı. Oynadıkları rakiplerinden biri düşme potasında diğeri ilk üçe girme hedefi olan takım. Arada da Konya ile oynanan Türkiye Kupası yarı final maçındaki galibiyet. Bu üç maçta toplam 12 gol attı. Ve bu rakipler öyle veya böyle hedefleri olan takımlar. Yani bu denli kolay galibiyetler, konumdan ziyade bu ligde takım ve oyuncu kalitesinin farkını çok net gösteriyor.
3-) Kayseri'ye takılan F. Bahçe, Gaziantep’i yendi. İstikrarsızlığın sebebi Mourinho’nun sistem ve kadroda çok değişiklik yapması mı?
FIRAT AYDINUS: F.BAHÇELi FUTBOLCULAR DAHi ‘ŞU KADRO iLE BAŞLARIZ’ DiYEMiYOR
Bu hafta üçlü mü yoksa dörtlü defansla mı çıkacak? Defansta, orta sahada kim tercih edilecek? İleride Dzeko mu, En-Nesyri mi olacak? Arkalarında Talisca mı olur, yoksa ikisi de 11’de mi başlar? Solda Kostic mi Maximin mi? Sağda Oğuz mu yoksa Osayi ile beraber Tadic mi? Her hafta benzer sorular sorulurken Kayseri 11’inden 8 farklı oyuncu G.Antep maçına başlayan F.Bahçe... Her maç öncesi yaşanan belirsizlik sonucu ne taraftar ne de futbolcuların kendisi ‘bu hafta şu sistem ve kadro ile başlarız’ öngörüsünde bulunabiliyor.
MEHMET ARSLAN: BU FUTBOL OYNANACAKSA MOURiNHO’YA BU PARAYI VERMEYE GEREK YOK
Gaziantep maçını nasıl kazandılar, kazanabildiler bilmiyorum. Çünkü F.Bahçe’yi izlerken sıkıldım ve 2. yarı Bodrum-Samsun’u izledim. O maçtaki heyecan ve tempo F.Bahçe’de yoktu. Benim için ilk yarı yeterli F.Bahçe’yi tanımlamak için. Ne bir organizasyon var takımda ne de futbol anlayışı. Teknik direktörü olmasa ancak bu kadar oynarlar. 33 haftayı geride bırakmış F.Bahçe bu futbolu oynayacaksa Mourinho’ya bu parayı vermeye yok. Çünkü Mourinho’dan beklenen futbol yok.
UĞUR MELEKE: KENDi KURDUĞU DÜZENi ÖNCE BOZDU SONRA DOĞRULARINA GERi DÖNDÜ
Mourinho 2025’in başıyla beraber kendi kararıyla takımını 3-4-1-2’ye döndürdü. Sol stoper Yusuf’u kullanmaya başladı. Kanat bekler olarak Oğuz-Kostic ikilisini oturttu. Çift santrforda Dzeko-Nesyri’den çok iyi verim aldı. Sonra ne olduysa oldu, Trabzon-Sivas-Kayseri maçlarında bu düzenden koptu. Kendi oturttuğu stabil versiyonundan uzaklaştı ve tekrar bozdu ayarları. Bu hafta Gaziantep maçındaki formasyon ve oyuncu tercihleri, kendi doğrularına dönüşüydü Mourinho’nun. Trabzon-Sivas-Kay
GÜNTEKİN ONAY: iLK11’DE 8 DEĞiŞiKLiK MOURiNHO’NUN KENDi YANLIŞINI KABUL ETMESi DEMEK
Eğer bir takım 3 günde bir maç yapmıyorsa 1 haftadan diğerine 11’de 8 değişiklik olmamalı. 8 değişiklik, bir şeylerin yanlış olduğunu Mourinho kabul etmiş demektir. Bu, kendi yanlışını düzeltmekten başka bir anlam içermiyor. Mourinho bir türlü kadro istikrarını yakalayamadı. Bu geniş kadrodaki oyuncuları kullanmak anlamına gelmiyor. 33 haftada ideal 11’i, formasyonu oturtamamış olmak demek. Geniş kadronun getirmiş olabileceği dezavantajlar da var. Liverpool veya Barça bile herkes sağlıklıysa hep aynı 11’le sahaya çıkıyor.
4-) Bu haftaki sonuçlarla ligin alt sıraları iyice karıştı. Bu yarışı nasıl değerlendiriyorsunuz? Küme düşecek son 2 takım hangileri olabilir?
FIRAT AYDINUS: BODRUM VE SiVAS LiGDE KALMA HESABINI 4 MAÇA GÖRE YAPMALI
Adana Demir ve Hatay’ın arkasından düşecek iki takım bekleniyor. Alanya ve Bodrum bu hafta yara aldı. Kayseri düşme potasındaki Rize’yi yenerek kısmen rahatladı ve rakibini aşağıya itti. Sivas’ın 3 puan aldığı Antalya maçı ya tamam ya devam niteliğindeydi. Kalan 5 haftada bu takımların hedefleri olan ve olmayan rakiplerle oynamaları da büyük bir etken. Ayrıca düşme potasındaki diğer takımlar 5 maç, Sivas ve Bodrum bay gececekleri için 4 maç üzerinden hesap yapmalı.
MEHMET ARSLAN: BODRUM VE SiVASSPOR KÜME DÜŞME iHTiMALi EN YÜKSEK OLAN TAKIMLAR
Bodrum bu hafta bay geçiyor. Yani 34 puanda kalacak. Sürpriz olmazsa bu hafta Sivas, Galatasaray’a karşı kaybeder ve 34 puanda kalır. Alanya, Kayseri maçı Alanya’nın kader maçı olur. Bodrum ve Sivasspor en yakın aday olarak görünüyor. Benim düşme adayım (çok büyük bir sürpriz olmazsa) Bodrum. İkinci adayım ise Sivas.
UĞUR MELEKE: UMARIM SÜPER LiG’iN 19 MAÇLI VE BAY GEÇiLEN SON SEZONUDUR
Süper Lig’in 19 maçlı ve bay geçilen son sezonu. Yani umarım son sezonudur. Maç sayılarının eşit yürümemesi, bazı günler sıralamada alt alta iki takımın arasında iki müsabaka farkı olması hesaplamayı çok güçleştiriyor. Üstüne bir de Adana Demir’in berbat yönetilerek erken düşürülmesini ekleyin. İkişer maçı kalan Sivas ve Bodrum’un işleri haliyle daha zor. Göztepe’nin hem Adana hem Hatay maçı var. Rize de Hatay’la oynayacak.
GÜNTEKİN ONAY: BODRUM VE SiVAS DEZAVANTAJLI ALANYA iSE KENDi KADERiNi KENDiSi Belirleyecek
Bu tabloda en dezavantajlı iki takım Bodrum ve Sivas olarak gözüküyor. Ancak Alanyaspor’un da durumu hiç iç açıcı değil. Alanyaspor’un 5, Sivas ile Bodrum’un 4’er maçı var. Ayrıca Sivas bu hafta Galatasaray ile deplasmanda karşılaşacak. Sivasspor-Bodrum maçını kaybeden küme düşer. Alanya hiç iyi futbol oynamıyor ama kendi kaderine alacağı puanlarla kendisi karar verecek. Görünen o ki bu üç takımdan ikisi küme düşecek.
Habere git: Hürriyet